26 Temmuz 2012 Perşembe

B.A.P. : Her Zamankinden Daha Fazla İdol

 Aslında benim gözümde bu senenin en iyi rookiesi olan (Anketlerde EXO’nun arkasında kaldığına inanamıyorum -_- ) B.A.P yeni mini albümü No Mercy ile comeback yapalı neredeyse 1 hafta oldu. Ama bu sıcaklar dünyadaki suyun neredeyse tamamıyla beraber benim içimdeki yazma isteğini de buharlaştırıp yok etmiş olmalı ki bir şeyler hakkında yazana kadar yatağımda 3 defa yuvarlanmam evde birçok volta atmam ya da “boş ver leydim yaa…” deyip kendimi duvara bakar bir halde bırakmam gerekiyor. Tabi sonuncuyu seçince (ki favori şıkkımdır) elde ettiğim tek şey kocaman, güzel bir “0” oluyor ama…

  Evet, ne diyorduk? Bu senenin ilk yarısında bütün o çiçek çocukların arasında gayet sert bir tarz ile beliriveren ve kpop dünyasına kesinlikle yeni bir tat getiren B.A.P. 3. mini albümü No Mercy ile tekrar sahnelerde arz-ı endam etmekte. Basitçe söylemek gerekirse T.S. Entertainment çocukları öldüresiye çalıştırıyor değil mi? Bir fan olarak bu durumdan pek de şikayetçi olduğum söylenemez tabi XD Çalışın kpop çocukları çalışın ve bana dinleyecek yeni şarkılar yapın! Nihahaha!
 Albüm 5 şarkıdan oluşuyor ve daha önceden single olarak da piyasaya sürülen Goodbye ile açılıyor. Goodbye rock ritmleri ve piyano gibi daha klasik entrümanların güzelce harmanlanmasıyla elde edilmiş bir parça. Hızlı sayılabilecek bir tempoya sahip olmasına rağmen belki de arkadaki mükemmel piyano melodisinden ya da Daehyun ile Youngjae’nin özellikle bu şarkıda beni çok etkileyen romantik vokallerindendir; ballad tadı da içeriyor. Bir de normalde kpopta en sinir bozucu şeylerden biri olan doğru yerleştirilmemiş ya da sırf rapperın da bir bölümü olsun diye şarkının ikinci yarısında bir yerlere sıkıştırılıvermiş rap kısımları yok bu parçada, rap ve vokalin birbirini takip edişi gerçekten çok hoş… Ki zaten genel olarak B.A.P. en başından beri nerede, ne şekilde rap yapacağını bilmiş bir grup (bunda grubun rapperlarından biri ve lideri olan Bang Yong Guk’un sözlerin yazımına katkıda bulunmasının büyük bir etkisi olmalı) Goodbye’da da beni hayal kırıklığına uğratmadılar bu yüzden. Bu kadar çeşitli enstrümanla hazırlanmış, gerçekten güçlü ve pek de kpop olmayan bir parçanın altından müziğin içinde kaybolmadan, vokal ve rap yeteneklerini başarıyla sergileyerek kalkabildiklerini görmek beni gerçekten mutlu etti.

 İkinci şarkı ise aynı zamanda albümün tanıtım şarkısı olması sebebiyle MVnin de sahibi olan “No Mercy”. Şarkı ilk dinleyişte bir B.A.P. şarkısı olduğunu söylüyor ve bunun nakaratta sürekli “We are the B.A.P.” demeleriyle alakası yok. Tıpkı çıkış şarkıları Warior ya da ilk comeback şarkıları Power gibi hard rockın gücüyle ve benim bayıldığım B.A.P özgüveniyle beslenmiş bir şarkı No Mercy de. Üstelik Warior’dan beri benim gözümde B.A.P’nin simgelerinden biri haline gelmiş düdük sesi de yabana atılacak bir şey değil. Gene de bütün bunlar No Mercy’nin eski B.A.P şarkılarının bir kopyası olduğu anlamına gelmez. Bir şekilde B.A.P. stili bir yaz şarkısı No Mercy. Tam olarak neden böyle düşünüyorum bilmiyorum ama böyle düşünüyorum işte XD Şarkıyla ilgili itiraz edebileceğim iki nokta var ama: Birincisi No Mercy eski B.A.P. şarkıları kadar iyi sözlere sahip değil, hayat dersleri vermek yerine çocuklar kendilerini övüyorlar. Kendilerini övmelerine itirazım yok, sadece B.A.P şarkı sözleri sayesinde dikkatimi çekmiş bir grup o yüzden sanırım hep “ne olacak bu dünyanın hali?” edebiyatı yapmalarını bekliyorum. İkinci itirazım ise şarkıdaki dance break bölümü. MVde ve canlı performanslarda gerçekten iyi görünüyor (Jonguuuuup!!) ama şarkıyı tek başına dinleyince biraz gereksiz geliyor kulağa. Bunlar dışında Zelo’nun alkış sesi eşliğinde şarkıya girişi, Yong Guk’un solo rapini renklendiren elektro rifleri, Himchan’ın “baby wussup” deyişi, rock dokunuşları ve dilime dolanan şu “boom clap boom boom clap” kısmıyla No Mercy iyi bir çıkış parçası.
  Tabi bir de MVmiz var değil mi? Şarkı eski B.A.P. parçalarıyla benzerlikler taşısa da MV bize B.A.P’nin kesinlikle yeni bir yanını sunuyor: Biraz daha seksi, biraz daha şık ve her zamankinden daha fazla idol. Şimdiye kadar karşımıza NASA’dan kaçmış ya da askeri bir üste çalışıyormuş gibi kıyafetlerle çıkan B.A.P bu MVde çok daha kpopumsu bir gardıroba sahip. Ki birbirinden farklı üç dans pistiyle uyumlu olarak tüm üyelerin kıyafetlerinin değişmesi ve gene de her birinin kendine özgü bir tarza sadık kalması ve odaklanmalarla bunu sergilemesi benim hoşuma gitti açıkçası. Koreografiyi ise gerçekten sevdim. B.A.P’nin şimdiye kadar sergilediği ve sergilemeye de devam edeceği bad boy tarzına ve müziğe uygun olarak sert, ama gene de birkaç hareketle fanservicein alasını yapıyor. Üstelik şimdiye kadar B.A.P’nin en büyük sorununun canlı performanslarındaki uyumsuzluk olduğunu düşünmüş biri olarak izlediğim birkaç No Mercy canlı performansına da bayıldım. Özellikle bir grup geleneksel Kore dansçısını da işin içine kattıkları bir performans kesinlikle çok iyi.
  Bütün bunların yanında MVyle ilgili bazı problemler de yok değil: Benim için ilki parçanın bazı vuruşlarında odaklanılan kimi nesneler. Gerçekten ne kadar düşünürsem düşüneyim bir mantık eksenine koyamadım onları. MVye anlamsızlık katmak için kondularsa tebrikler, çünkü işlerini gayet iyi başarıyorlar. Bir de bana fena halde TOP ve Turn It Up'ını hatırlattılar. Gerçi oradaki nesnelerin çoğunun bir göndermesi vardı... İkincisi işe şu: Bang Yong Guk’un saçlarını kim ördüüüü?! Taeyang’dan beri nefret ettiğim ve hiçbir idolün kafasında görmek istemediğim bir modeldir bu, oysa şimdi favorilerimden biri örgülü saçlarıyla ortalıkta dolanıyor… Kpop neden yapıyorsun bunu bana?! (Önce Hyunseung şimdi de bu… Kalbim kanıyor sayın okuyucu…)

 No Mercy gibi hareketli bir şarkıdan sonra B.A.P. birazcık kanımızı dondurmaya karar vermiş olmalı ki, Voice Mail’e geçiyor. Bang Yong Guk’un acı dolu rapiyle başlayan şarkı sonradan grubun vokal yeteneklerini ortaya seriyor. İlk albümdeki balladlarını çok beğendiğim (bknz. Secret Love ve It’s All Lies) B.A.P. bu şarkıda da beni hayal kırıklığına uğratmadı. Eğer Goodbye’ı bu kadar çok sevmiş olmasaydım, albümdeki favori şarkım Voice Mail olurdu. Umarım bir gün bu şarkıyının performansını izleme şansı bulurum.

 4. track olan Dancing In The Rain bu albümde hatta bütün B.A.P. şarkıları arasında en fazla kpop olan şarkı. Açıkçası B.A.P.’den böyle bir şey duymayı beklemiyordum, o yüzden Youngjae’nin sesini tanıdığımda bir “Ne oluyoruz ya?” dedim XD Dancing In The Rain benim daha çok B1A4 ya da Boyfriend’den duymayı bekleyeceğim bir parçaydı. Hatta Sandeul’u bu şarkıyla yumruklarını sıkmış Sims stili dans ederken hayal bile edebiliyorum ~haha Eğlenceli bir şarkı aslında, ama bundan fazlası da değil. Gene de etrafta zıplayıp hoplarken dinleyeceklerim listesinde adını yazdırdı bile. :D

 Son şarkı olan “What My Heart Tells Me To Do” albümün en ağır tempodaki şarkısı. Genelde böyle şarkıları sevmem ben ama Daehyun’un sesine olan düşkünlüğüm ve Zelo’nun yavaşça rap yapabildiğini de keşfetmenin verdiği sevinç ile birkaç defa dinledim ve hüzünlü zamanlarda dinlenecekler listemin en alt sırasına ismini ekledim. Bence B.A.P. bu şarkıyı acıklı bir k-dramaya satmalı ve yılın drama şarkısı ödülünü kazanması için dua etmeye başlamalı ~haha

 B.A.P’nin yeni albümü No Mercy şarkı seçimlerinden üyelerin giyim tarzlarına kadar bize grubun bilmediğimiz birçok yanını sergiliyor. Ve B.A.P.’nin kendi tarzlarına sadık kalırken aynı zamanda ne kadar farklı işlerin altından kalkabileceğini de kanıtlıyor. Bence bu kadar kısa zamanda geldiğini düşünürsek oldukça iyi bir albüm. Peki ya sizce?

not: Albümle hiçbir alakası yok ama Yong Guk'un fena halde zayıfladığını düşünüyorum. O kalın seksi boynu artık yok sanki... Bunun yanında Zelo biraz toparlanmış olabilir XD Çok daha iyi görünüyor :D

9 yorum:

  1. benim haberim yok kuzu ya nasıl kaçırmışım bu olayı ben -_- neyse zararın neresinden dönersen kardır :D Bu doyurucu yazın içinde teşekkürler canım D:

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. "Ne demek her zaman" derdim de söz vermiş gibi olmayayım şimdi hehe Tabi ki neresinden dönsen kardır XD

      Sil
  2. Albümü bizlere çok güzel tanıtmışsın ellerine sağlık :)Ben B.A.P'yi ilk çıkışlarından beri takip ediyorum ve bu kadar kısa bir sürede mini de olsa üç albüm yapmaları harika bir olay kaldı ki her albümle farklı bir yanlarını görüyoruz ve büyüdüklerini anlıyoruz.
    Tekrar çok teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Rica ederim. Ben bu kadar kısa sürede 3 albüm yapmalarının biraz fazla olduğunu düşünüyorum ama her albüm dinlemeye değer olduğundan ve senin de dediğin gibi yeni bir yönlerini gösterdiğinden itiraz da edemiyorum. B.A.P gerçekten çok iyi bir grup, bence bu senenin en iyi debutu ^^

      Sil
  3. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  4. Ben albümü henüz dinlemedim ama no mercy'nin klibi beni resmen hayal kırıklığına uğrattı.Dans ve özellikle şarkı çok güzel ama klibi diğer kliplerinin yanında çok sönük kalmış.Yani diğer klipleri sürekli başa alıp izleyesim geliyordu ama bunda malesef olmuyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlk izlediğimde ben de öyle düşünmüştüm ama şimdi yazımda da bahsettiğim gibi çocukların idollüğe bir adım daha yaklaştıklarını düşünüyorum. Bence üyelere odaklanmaları değişik tarzlarda dolanan kıyafetler gerçekten çok hoş. B.A.P. kendi tarzını koruyarak idolleşiyor ki ben bu durumu gerçekten beğendim ^^ Tabi ki kişisel tercih, herkesin bayıldığı ama benim o da klip mi be dediğim o kadar çok MV var ki... :D

      Sil
  5. Klipteki o nesneler aslında şarkı sözlerinde geçiyor yani pek de mantıksız sayılmaz:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, farkındayım ama kpop artık uluslararası plartformda da bir çok dinleyiciye sahip bir sektör. Büyük çoğunluk da sözleri anlamıyor tabi. Bence o nesneler gereksizdi ve klibin bütünlüğünü bozuyor. ^^

      Sil