27 Ağustos 2012 Pazartesi

Phantom City'ye Hoşgeldiniz...

 Kısa bir süre önce ilk albümleri Phantom City ile resmi bir çıkış yapmış olan Phantom aslında neredeyse bir yıldan fazladır piyasada bulunan bir grup.

 Geçen senenin ikinci yarısından sonra MOGEF’in (artık hepimiz ne olduğunu biliyoruz XD) banladığı kimi şarkıların sözlerinden oluşan, 19Song ya da Love Songs That Teens Cannot Listen To ismiyle bilinen bir mixtape-cover (ki kesinlikle dinlenmesi gerekir) ve kendilerine ait bir şarkı olarak gene sözleri ve klibi sebebiyle MOGEF engeline takılan Hole in Your Face ile gayet çatışmalı bir dönem geçirmiş olan Phantom 3 üyeden oluşuyor: Kiggen, Sanchez ve Hanhae. Aslında her üye rap yapıyor, şarkı söylüyor, beste ve prodüksiyon işlerini paylaşıyor olsa da lider Kiggen grubun rapperı ve prodüksiyon sorumlusu olarak kabul edilirken, Sanchez ana vokal, Hanhae ise vokal/rapper görevlerini üstleniyor.

 İşin aslı üyeler grup olarak çıkış yapmadan önce de birçok projede yer almış: Kiggen 2010’da oldukça beğeni toplayan HybRefine isimli bir elektro müzik projesinin prodüktörlüğünü yapmış. Sanchez Verbal Jint, Skull gibi ünlü rapperların kimi şarkılarında vokal olarak yer alma şansı yakalamış. Hanhae ise bir Block B üyesi olmak üzere yetiştirilmiş ve onlarla çıkış yapması düşünülüyormuş ama sonradan şirket değiştirip Brand New Music’e katılınca Phantom’la bir araya gelmiş. Gene de Stardom Entertainment’tayken bazı Block B üyelerinin de kimi şarkılarda kendisine eşlik ettiği mixtapei olan Eargasm’ı çıkarmış. Bir araya geldiklerinden ise yukarıda da adı geçen 19Song’un yanında Sanchez’in Freddie Mercury (parantez arasında kendisini ve gelmiş geçmiş en iyi gruplardan biri olan Queen’i saygıyla anıyorum) kılığına girerek yer aldığı bir SNSD Boys coverı da yayınlamışlar…

 Bu şekilde iğneli bir dile sahip espri anlayışıyla biraz da hükümetin müzik piyasası üzerindeki baskı politikasının damarına basarak kariyerini şekillendirmeye başlayan Phantom resmi olarak ilk çıkışı olan Phantom City albümü ile işleri biraz daha kurallara uygun yapmaya başlamış aslında. Eh, sonsuza kadar MOGEF ile savaşmalarını bekleyemezdik zaten. Özellikle piyasada bir yer edinmeye çalıştıklarını düşünürsek…

 Albüm As One isimli kız grubunun eşlik ettiği Phantom City ile açılıyor. Grup üyelerinin rap yeteneklerini ortaya serdikleri bu introda yoğun bir hiphop tadı var. Parçanın keskinliğini yontan ve onu tamamen bir rap parçası olmaktan uzaklaştıran şey ise nakaratta As One’ın melodik varlığı. Şarkıyı benim için çekici kılan tamamen başka bir şey ama: Başındaki metro/tren sesleri içeren kısım. Rayların seslerine profesyonel ve sıkıcı bir kadın sesi karışıp bize ulaştığımız yerin “Phantom Şehri” olduğunu haber vermesi müzikle alakası olmasa da çok hoş bir dokunuş bence.

 Böyle bir girişten sonra grubun aynı zamanda MV çekerek (buradan bir göz atabilirsiniz) tanıtımları için kullanmaya karar verdiği “Burning”e geliyoruz. Burning grubun genel olarak sahip olduğu R&B/hiphop tarzının dışında aslında: Daha çok bir pop-rock tadı bırakıyor insanın damağında ki MVsi de bunu destekler nitelikte. Gene de Sanchez’in duygusal vokali, Hanhae’nin biraz daha güçlü ve agresif, Sanchez’inkinden aşağı kalmayan sesi ve rapi ile Kiggen’in daha alçak tonda olsa da havalı olarak kabul edilebilecek rapi gayet uyumlu. Benim bu aralar en çok dinlediğim şarkılardan biri Burning.

 Albümün 3. şarkısı Verbal Jint ve Swings’in eşlik ettiği Homeground ve bence albümde yer alan en iyi şarkılardan biri. Üyelerin rap yeteneklerine yüklendikleri, video oyunlarını hatırlatan elektro melodiler üzerine kurulu Homeground dinlemesi gayet eğlenceli bir parça. Üstelik işte Verbal Jint’in parmağı var yahu! Ehuhehe, seviyorum o adamı. XD

 Bundan sonra iki R&B baladıyla devam ediyor Phantom City’deki turumuz: 미역국 (Seaweed Soup-Yosun Çorbası) ve 어딘데 (Where U At?-Neredesin?). Ben şahsen Seaweed Soup’u daha çok sevdim; aşık olunan kızın doğum günü üzerine oldukça sempatik ve hafif bir şarkı. Sanchez’in falsettosu ise daha da dinlemeye değer kılıyor Seaweed Soup’u. Gene de biraz daha hüzünlü olsa da Where U At de fena bir şarkı değil.

 Bir sonraki track ICE, herkese bir şeyler hatırlatır sanırım: Evet Duck Sauce’un Barbra Streisand’ı… O aşırı derecede ünlü olduğu zamanlarda da Barbra Streisand en sevdiğim parçalardan biri sayılmazdı, o yüzden ICE’ı da çok sevmedim. Ayrıca şarkıya “uuuuuuu~Barbra Streisand” diye eşlik etmemin de bu duruma bir katkısı olmadı. Şarkı ayrıca Hite isimli bira markasının reklam şarkısı olarak da kullanılıyor, belirtmeden geçmeyelim...

 Albüm ayrıca grubun eski şarkısı olan (benim çok sevdiğim bir klibi bile vardır) ve zamanında ban yemiş Hole in Your Face’in temiz (!) versiyonunu içeriyor. Her ne kadar sözlerin değiştirilmesine genel olarak beni gıcık etse de (gözümde müziğe saygısızlık bu) Hole In Your Face’in albümde yer almasına memnun oldum çünkü 19Song’a olan hastalıklı sempatimi bir kenara bırakırsak bence en iyi Phantom işi bu.

Son olarak çıkış parçası Burning’in enstümantel versiyonuyla Phantom City’ye veda ediyoruz…

 Phantom City albümü bu sene dinlediğim en iyi debut albümü ki bunun sebebi hiç de bir kpop debut albümüne benzememesi olabilir. Hatta kpop albümü olduğu bile tartışmaya açık belki de. Aslında yeni bir 19Song duymak beni daha mutlu edebilirdi ama o zaman da asla çıkış yapamazlardı sanırım XD Bu yüzden elimdeki tek örnekle “Al sana MOGEF! Al sana!” demeye devam edeceğim gibi görünüyor. En azından o ruha sahip olduklarını ve farklı bir şeyler yapmaya çalıştıklarını biliyorum, bu da grubu takip etmeye devam etmem için yeterli… Size 19Song’la veda edeyim de beraber pis pis sırıtalım bari~haha

Not: Bu arada neredeyse bütün banlı şarkıları sevdiğimi hatta bazılarına aşık olduğumu fark ettim… Ya MOGEF tuhaf ya da ben…

8 yorum:

  1. Burning i dinledim süper ya :D Bu grup benim için ikinci Aziatix olabilir. Seslerini ve uyumlarını (müziklerininde elbette) çok beğendim :D Bir süredir laptobum bozuktu. Bloguna pek uğrayamadım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İkinci Aziatix mi? Nedense ben Aziatix'e çok düşkün değilim yaa... Bir şeylerini eksik buluyorum ama bir türlü konduramıyorum. Tuhaf...

      Sil
    2. müzik olarak bilemiyorum ama alışılmışın dışında görsellik ve dans üzerine kurulu değil grup. Belki odur eksik olan dicem ama senin yargılarına güvendiğim için böyle bi sebepten eksiklik hissedeceğini sanmıyorum :D Olabilir eksikleri ben seviyorum grubu , seslerini , müziklerini :D belki farketmemiş olabilirim farkedersen banada söyle canım D:

      Sil
    3. Görsellik ve dans için bir kpop grubunu sevebilirim ama görsellik ve dans yok diye Koreli bir grubu sevmemezlik etmem. Aslında hayatım boyunca dinlemeyi düşündüğüm Koreli grupların büyük çoğunluğunda görsellik yok. Aziatix ile problemim ne bilmiyorum, adını koyamıyorum bir türlü. Çünkü bir eksikleri varmış gibi de gelmiyor. Sadece sanırım içimde bir yere dokunmuyorlar o kadar.

      Sil
  2. Burning şarkıları gittikçe yayılıyor gibi, ileri de daha da ünlenecekler sanırım. :D Ben ilk dinlediğimde hayran kaldım açıkçası, tek sevmediğim parçaları ICE oldu.
    Hole In Your Face ve Burning'i ise şu sıralar çok dinliyorum, ikisi de fena takıldılar aklıma.
    19 Song'u da ilk duyduğumda çok ilginç gelmişti, şimdi seviyorum cidden. :D
    Bence sen değil MOGEF tuhaf. :P

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence de ünlenmeleri lazım zaten, çünkü hak edecek gibiler. Ama sırf ünlenmek için gerçek karakterlerini bastırırlarsa biraz hayal kırıklığına uğrarım sanırım ^^

      Sil
  3. Nymphe_Nadiad Sanchez ve G.NA düeti olan Beautiful Day hakkında düşüncelerini merak ediyorum..Şarkı benim çok hoşuma gitti sürekli ağzımda da.. http://www.youtube.com/watch?v=KHchLxioU08&list=FLs91x9jQSmpe2wNCgECMlLg&index=3

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim de çıktığından beri dinlediğim ve sevdiğim bir şarkı. G.NA'nın da bazı şarkılarını severim zaten. Phanthom ve dolayısıyla Sanchez'in sesinden de zaten hoşlanıyorum. Dinlenesi bir düet olmuş benim için de ^^

      Sil