EXO Okullu Oldu Comeback Sahnelerini Doldurdu...

 ...Sevinçliyiz hepimiz, yaşasın senelik eziyete son veren SMimiz~ Tamam, son kısımda melodiye uydurmak için Zelo hızında rap falan yapmak gerekiyor ama hepiniz yazının konusunun ne olduğunu anladınız işte. Geçen senenin sadece bir kerecik görünen, sonra yüz görümlüğü isteyen yeni gelin ayaklarıyla fanları ile takipçilerini deli eden, gözyaşlarını sel olup akıtan, o çekilen 23 teaserın her saniyesini ayinler eşliğinde izlemelerine neden olan batan gemi misali rookiesi EXO sonunda geri dönebildi! Hem de singleıyla minisiyle değil, aslanlar gibi bir stüdyo albümüyle... Zaten daha azıyla dönselerdi EXO fanları SM'i basıp biricik gruplarını güvenli bir yere taşıdıktan sonra (çocuklar 30 kilo falan olduğundan kucakladıkları gibi götürürler sonuçta), binayı Lee So Man'ın gözünün yaşına bakmadan içindekilerle birlikte ateşe verirlerdi benden söylemesi :P

Evet, dediğim gibi bir stüdyo albümüyle döndü EXO. XOXO  isimli, nicelik olarak 12 nitelik olaraksa 10 şarkıya sahip olan (çıkış şarkısı Wolf'un her albümde EXO, EXO-K ve EXO-M olmak üzere toplam 3 versiyonu var da) albüm bu ayın 3ünde Kiss ve Hug olmak üzere iki farklı versiyon olarak çıktı. Kiss versiyonu Korece, Hug versiyonu ise Çince; yani Kiss EXO-K üyelerinin, Hug ise EXO-M üyelerinin seslerine sahip. Ben Çince dinlemeye pek katlanamadığımdan değerlendirmemi Kiss versiyon üzerinden yapacağım her ne kadar başından beri favorim olan EXO üyesi M grubunun vokali ve yüzü Luhan olsa ve M kanadından bir şekilde daha fazla hoşlanıyor olsam da... Sonuçta EXO-K dinleyip EXO-M sevmek benim kendi kişisel bunalımım siz okuyucuyu karıştırma hakkım yok. Gerçi son dönemde D.O. ile... Neyse o tuhaf çocuk hakkında konuşmak istemiyorum ashgfahgsfhagfsh

 Öhöm öhöm... Kafam dağınık bu yüzden konu da dağılıyor tabi... Ne diyordum? Her iki versiyonda da albüm bütün üyelerin seslerinin yer aldığı ve promosyonlarda da kullanılan Wolf ile açılıyor. EXO'yu takip eden herkesin bildiği üzere aylar önce bu şarkının çok daha ham hali bir şekilde SM stüdyolarından sızıp halkın içine karışmış ve bir kesim için dalga bir kesim içinse üzüntü sebebi olmuştu. Kötüydü, anlıyorsunuz ya... Ama aşırı planlı SM çoktan her şeyi hazır etmiş olmalı ki gelen eleştirilere pek kulak asmadı ve grup çıkışını uluma sesleri eşliğinde yaptı.

 "Wolf" Uzakdoğuya özgü bir melodiyle açılarak gayet mistik ve hoş bir giriş yapsa da ardından bir sürü elektro ve funky rifle ilerleyen, bazı yerlerinde aşırı autotune kullanımıyla (bknz. Baekhyun'un ilk solosunun sonu, D.O.'nun ilk solosu, Xiu Min'in solosu olarak başlayan kısmın tamamı, Chen'in solosunun sonu... vb.) bu elektronik etkiyi daha da fazla arttıran, tipiğe yakın bir SM şarkısı. Ama tipik SM şarkısı demişken aklınıza SNSD ve Super Junior'ın "catchy"likleriyle meşhur şarkıları gelmesin, Wolf'unkisi daha TVXQmsu bir SM tipikliği bence; zira grup ayrıldıktan sonra bir şekilde akustik kısmını kaybetmiş gibi olan TVXQ da kendini elektro dans ritmlerinin kollarına atmıştır hepimizin son işlerine bir göz atınca fark edeceği üzere.

 Şarkı hakkında kişisel olarak ne düşündüğüme gelince: Açıkçası bilmiyorum. İlk dinlediğimde çok karmaşık buldum, pek hoşlanmadım, hatta aşık kurt adam konusu ve grubun bir türlü "wolf" diyememesi bir de üstüne gerçekten ulumaları sebebiyle biraz da kikirdedim ama şu anda şarkıyı dinlerken eğleniyorum. Wolf'un iyi bir şarkı olduğunu söyleyemem, çünkü müzik gerçekten yorucu. Şahsen benim "kendindeyken 3 defa dinlenme sınırına sahip kpop şarkıları" kategorime hızlı  bir giriş yaptı bile. Ama şunları da söylemem lazım: Wolf'taki yükselip alçalmalar arasında bir denge var (IGAB gibi oradan oraya ışınlanmıyor ya da Sherlock gibi iki şeyi üst üste koyup insana neye kulak vereceğini şaşırtmıyor), aşırı autotune kullanılmış olsa da doğru yerlerde (genelde köprülerde ve solo bitişlerinde etkiyi arttırmak için) kullanıldığından çok da kulağa batıp insanı sinir etmiyor ve hala üyelerin kendi seslerini duyma olanağı sağlıyor, üstelik kurt adamın avına aşık olması şeklinde bir konu işlemesini başta gülünç bulsam da fantastik zırvalıklara düşkün yanım pek bir sevdi XD Gene de defalarca başa sarılıp sarılıp dinlenecek bir şarkı değil, tabi kendi kendinizi migren sahibi yapmak istemiyorsanız. :P

 Bir de çıkış parçası olan Wolf'a çekilmiş MV var tabi. Bu MVyi yayınlanan teasera bakarak bir konusu olacak, uzuuuuun bir aradan sonra bir SM grubu stüdyo dışında bir iş yapacak diye öyle sabırsızlıkla bekledim ki... Peki MV yayınlama günü geldiğinde SM bize ne verdi? On puan size gidiyor şu anda bu satırı okuyan sayın okuyucu, çünkü doğru bildiniz: Evet, cevap bir dans MVsi! Neden SM? Teasera okulda birbirini parçalayan iki çete koyduktan, prenses kılıklı Lulu'yu (özür dilerim bebeğim, biliyorsun severim seni) çetelerden birinin lideri yaptıktan, ortaya aşk üçgeni-dörtgeni hatta belki de beşgeni olabilecek bir hikaye çıkarmışsın havası yarattıktan sonra neden bize her zamanki formülden bir dans MVsi veriyorsun?! SMdeki zavallı idollerin dışarı çıkmaya hakkı yok mu? Güneş kremi stokunuz bitti de Kai daha fazla kararmasın diye mi gene hepsini içeri kapattın yoksa? Drama MVmi ver bağaaaa!!

 Gerçekten neden drama versiyon hala yayınlanmadı bilmiyorum açıkçası. Sabırsızlıkla bekliyordum, SMi kucaklayıp bağrıma basma sebebim olacaktı o MV :P Her neyse belki EXO'nun geçen seneki çıkışında yaptığı gibi fazladan bir iki MV daha çıkaracaktır diğer şarkılar için, o amaçla saklıyordur görüntüleri diyerek umudumu kaybetmiyor ve yayınlanan MV dans MVsi olduğundan koreografiden birazcık bahsedip Wolf ile yazım arasında oluşmuş olan göbek bağını kesiyorum: Koreografi cidden güzel bence. Özellikle başındaki zaten EXO efsanesinde de geçen hayat ağacı ve ağacın arkasından çıkan kurt, sonundaki mağaralardan çıkan kurtlar şeklindeki kısımlara bayıldım. Zaten Tony Testa ile çalışmışlar; kendisi koreografilerine teatral bir hava yüklemekten, şarkılardaki temaları eylem olarak koreografilerine taşımaktan hoşlanıyor (Bknz. SHINee'nin Sherlock'ta dedektif hareketleri yapması). Bu sebeple EXO üyelerinin tam anlamıyla kurt hareketleri sergilemeleri, nakaratta kendilerine kulak yapmaları, hatta arada kaşınmaları pek de şaşırtıcı değil. Peki koreografiyi gerçekten mükemmel bir şekilde ortaya sermelerini bir kenara bırakırsak EXO'dan kurt olmuş mu? Hmmmm şöyle diyebilirim sanırım: Why So Serious'ta SHINee'den ne kadar zombi olduysa EXO'dan da o kadar kurt olmuş XD Hatta hakkını vermek lazım EXO daha fazla kurt olmuş bile denebilir... Tabi Lulu'yu ve hamster Baekhyun'u gruptan atmaları lazım; o ikisinden kurt murt olmaz~kkkkk En iyi kurt ise... Kai? O kabul edilebilir bence hem MV boyunca onca uludu; var içinde bir şeyler demek ki asgfagsfdgafdgh

 Son olarak MVde arada beliren kurt görünümlerinden hoşlanmadım. Anlatılmak istenenin o anda değişim geçirdikleri olduğunun, EXO üyelerinin "Hepimiz Jacobuz" yazılı pankartlarını kıvırıp giyinme odasında bir köşeye koyduklarının ben de farkındayım ama efektler acemice duruyordu SM. Olmamış yani, yakışmamış o gene efektlerle süslenmiş olan stüdyonun profesyonelliğine. Tabi yıllardır stüdyo efekti yapıyorsun, artık alıştın ama bu ilk kurt çalışmanızdı değil mi? XD

 Bu kadar Wolf yeter yoksa insanlar sıkılmadan okusun diye yazıyı ikiye bölmek zorunda kalacağım ahgsfhgafsah Üstelik hala söylemediğim bir sürü şey kaldı gibi hissediyorum tuhaf bir şekilde... Ah bir de şu var: "D.O.'nun autotunea bulanmış elektronik sesi çok süpersonik ya" diyerek iğrenç bir yorum yapmak istiyorum. Böyle autotune kullanın canımı yiyin ama. XD Her neyse Kyungsoo'nun sesine olan sevgimi de belirttikten sonra albüme geçiyorum artık... Cidden geçiyorum... Geeeçtim:

 Albümdeki 2. track daha önce Kai'nin yer aldığı teaserlardan (beni EXOdan soğutan teaserlardan) 21 numaralıda yer alan, bu yüzden fanlarını adının aksine ölümüne ağlatan Baby Don't Cry. Şarkı piyano ile açılıp devam eden ve köprülerinde de piyano solosu kullanılan bir ballad, ayrıca benim gözümde albümün en güzel şarkılarından biri. Wolf'daki gürültüden bu şarkıda eser yok, hüzünlü olsa da insanın kapatası gelmiyor; "hem ağlar hem dinlerim" dedirtiyor sanki. İlla bir kulp takmam gerekirse Chanyeol'ün genelde beğendiğim rapini (kendisini ilk canlı performansını dinlediğimden/izlediğimden beri SMde ilk defa rapper sayılabilecek birileri var diye dolanıyorum ortalarda XD ) bu şarkı için biraz fazla aceleci bulduğumu söyleyebilirim sanırım. Gene de arada pek de sırıtmıyor ve vermesi gereken duyguyu veriyor, ayrıca Chanyeol'ün sesinden de hoşlandığımdan bir problem yok bence. Bu arada şarkı ne kadar normal görünse de hala doğaüstü temalardan kopmuş değiliz bunu da söylemeden geçmeyeyim: Diğer ismi Mermaid's Tears yani Deniz Kızının Gözyaşları olan şarkı gerçek anlamda farklı dünyalara ait iki canlının ayrılığı üzerine...

 Bir sonraki track olan Black Pearl ile gene hareketleniyoruz. Black Pearl EXO'nun gerçek olduğundan bile emin olmadıkları birini, bir efsaneyi aramaları üzerine Wolf kadar olmasa da bir elektro-pop şarkısı. Ki genel olarak özellikle nakaratında Wolf'tan çok daha yüksek bir tempoda ilerliyor. Gene de alt yapısı Wolf'a oranla daha basit olduğundan onun kadar yorucu değil bence, bu yüzden daha sevilesi.

 4. track gene bir piyano solosuyla başlayan ve aynı melodiyi parça boyunca devam ettiren, akustik gitar ile de yumuşak bir hava kazanan Don't Go. Ama Don't Go, tıpkı kendisi gibi bir piyano solosu olmanın ucundan dönen Baby Don't Cry kadar hüzünlü bir şarkı değil. Bunda orta tempoda olması kadar, şarkının genel olarak daha umut verici bir hikayeye sahip olmasının da etkisi var: Don't Go bitmek üzere olan değil, yeni başlama ihtimali olan bir aşk hakkında. Korece ismi direkt "Kelebek Kız" olarak çevrilebilecek olan şarkı kelebeğe benzetilen bu kızın peşinden gitme isteği ve onun kaybolmaması için yalvarış denebilir.

ara not: Sevgili EXO fanları gördüğünüz üzere sizinkiler normal insanlardan hoşlanmıyor. Beğenilmek istiyorsanız ya bir kurt tarafından tenhada kıstırılacak, ya acilen balık pullarıyla bacaklarınızı kaplamaya başlayıp "evde kendin yap deniz kızı kuyruğunu" üretime sokacak, ya da bir istridyenin içine girip sizi beyaz yerine siyah bir inciye dönüştürmesi için dua etmeye başlayacaksınız. Olmadı son şansınız da bu: Kanat takıp göz koyduğunuz EXO üyesini bazı hipnoz seansları da kullanarak kelebek olduğunuza ikna edeceksiniz. Başka türlü işiniz yaş, benden söylemesi...

 5. track sözlerinin Lee So Man'ın oğlu tarafından yazıldığı şeklinde söylentilere denk geldiğim ama fanlardan birisi belirtmiş olduğundan bir türlü emin olamadığım Let Out The Beast. Bir elektro-pop, bir akustiğimsi olayımıza kaldığımız yerden devam ediyoruz bu şarkıyla. "Gelin dans edip kuduralım, ben hepinizi baştan çıkarırım, mükemmelim çünkü janım" temalı Let Out The Beast bana bir yerlerden fena halde tanıdık gelen bir beate sahip ama bir türlü çıkaramıyorum, o yüzden saçma sapan dedikodular yaratmadan "beat beate benzer" deyip geçiyorum. Biraz eski parçaları hatırlatan, güzel bir şarkı kendisi.

 Sıradaki şarkı olan 3.6.5 tam bir pop boybandi şarkısı. One Direction'a verin, yeni hitleri olsun o derece. Böyle bir otobüse doluşup deniz kenarına gitmeli, paçaları sıyırıp dalgalardan kaçmalı, omuzlara kolları sarıp kahkahalar atmalı, akşam yakılan kamp ateşinin diğer ucundaki kızı alttan alttan süzmeli bir klip de çektik mi tamamdır! Kötü bir şarkı değil ama özel de değil. En azından benim için, fazla bilindik geliyor açıkçası. SM bunları deniz kıyısına götürüp eğlenceli bir MV çekerse işler değişir tabi. Evet, SM çocuklarını dışarı çıkarma konusunda çok ısrarcıyım, farkındayım. Neden sürekli stüdyodalar nedeeğğn?! Boyları ondan kısa bunların, yeterince oksijen almıyorlar. Kris, Chanyeol, Minho gibilerse... SM binasının terasında fazla vakit geçirmiş olmalı. Changmin ise eski toprak ondan öyle agshfhagsfhagfsh (Evet Changmin'in aslında çok da büyük olmadığını biliyorum.).

 7. track Heart Attack benim şarkıların tanıtım videosunu ilk dinlediğimde tutulduğum şarkıydı ve şükürler olsun ki tam versiyonu da hiçbir hayal kırıklığı yaratmadı. Genel olarak sadece sabit bir vuruş üzerinde ilerleyen çok da yüksek olmayan bir upbeat kullanılan parçada, köprülerindeki davul vuruşları en yüksek ses diyebilir hatta. Gizemli bir hava var şarkıda, acele etmiyor ki blogumu takip edenlerin bileceği üzere bu tarzda şarkılar hep beni tavlar. Bence albümde yer alan en güzel işlerden biri, hatta benim için ikincisi. Teknik zorluklar sebebiyle asla canlı söylemeyeceklerini bilsem de (autotune efenim, çıplak sesle söylenirse zaten şarkının şu anki havasından eser kalmaz) en azından bir performansını görmek isterdim bu şarkının.

 8. track olan  Peter Pan benim albümde en az sevdiğim şarkılardan biri, o yüzden bahsetmeden geçiyorum. Gene de siz bir göz atın; sadece benim kişisel zevkime uymadı diye harcamayın şarkıyı XD

 Bundan sonraki şarkı Baby. Başlangıcını çok sevdiğim bu şarkı ilk köprüsüne geldiği anda ilgimi öldürmeye başladı, nakaratta ise bir sonraki şarkının My Lady olduğunu bildiğimden elimin ilerle tuşuna gitmesine zor engel oldum~kkkkk Aslında kötü bir şarkı değil, hatta güzel olarak bile kabul edilebilir ama My Lady'nin önüne koymuşlar bir de nakaratında "çünkü sen benim bebeğimsin bebeğimsin bebeğimsin" deyip duruyorlar.  Fazla klasik kpop aşkı, fazla her albümün banko şarkısı rolünde. Öyle ki üyeler bile şarkıya ısınmamış içlerinden gelerek söylememiş gibi hissediyorum dinlerken. Ya da aklımın diğer yarısında My Lady çalmaya başladığı için odaklanma problemleri yaşıyorum, bilmiyorum XD

 Ve 10. track... My Lady... Bu şarkı çizgili takım elbise, fötr şapka, deri koltuk, üzerinde kırmızı abajurlu bir masa lambası olan cevizden işlemeli bir sepha, aromalı sigara dumanına karışmış şarap, saman kağıtlı ciltli eski bir kitap kokuyor... Dinlerken işte sadece o lambanın aydınlattığı loş odanın duvarlarında abajurun kenarındaki yaldızlı püsküllerin yarattığı gölgeleri görebiliyorum... Elimdeki kitabın tatlı saman kokusu burun deliklerime dolarken cildini hafifçe okşuyorum sadece dokusunu parmaklarımın ucunda hissedebilmek için... Üzerinde oturduğum tek kişilik deri koltuğun içine gömülüp bacaklarımı elbisemin altında toplamışım... Birisi tavana kadar uzanan kütüphanenin yan tarafında kalmış, sanki gözlerden saklanma gibi bir çabaya girmiş merdivenleri yavaşça iniyor... Deri ayakkabılarının sesini yerdeki oryantal desenli halı boğuyor ama dudaklarına sıkıştırdığı sigarasının dumanı burnundan verdiği bir nefesle havada asılı kalıp odada ondan bir iz bırakıyor...

*Kendi hayal dünyamda geçirdiğim bir yarım saatin ardından...*

 Yani... İşte öyle bir şey sayın okuyucu. My Lady ile ilgili başka analizim yok. Fena o şarkı... Üzerimde kötü etkileri var. Dinlemeyin dinletmeyin bence agsfaghfsdgadsgh

 EXO lafım sana... Madem böyle güzel bir şarkı yapacaktın neden bana önceden haber vermedin? Bak on ikinizi birden kısacık süre içinde öğrenmek zorunda kaldım koskoca bir sene varken! Üstelik hala bazen seslerinizi karıştıyorum! "İyi de Nymcim What Is Love'ı yaptık ya sinyalimizi gönderdik biz" falan demeye kalkmayın bana. Tek şarkıyla yukarıdakinin geleceğini nereden bileyim ben?! Her neyse bir dahaki sefere kalbime indirmeyin, tükürdüğümü yalamak zorunda bırakmayın beni. Kai'ye de söyleyin, hemen takımları çekip bu şarkı için bir dans hazırlasın, izleyeceğim. Aklıma dans ediyor olması yetmez, sadece ben değil herkes görmeli agsdafgfsdgadsh

 XOXO albümü Wolf'un EXO-K ve EXO-M versiyonlarıyla kapanıyor.

 Genel olarak EXO'nun comeback albümü beklentilerimin çok üstünde çıktı. Tamam yetenekli olduklarını kabul etmiştim falan ama sonuçta SM bu ne yetenekleri harcar, hepimiz biliyoruz. Gerçi son dönemde SM'den de fena memnunum hiç öyle laf söyleyesim gelmiyor kendilerine XD Albüm tasarımlarından tutun, yaptığı şarkılara kadar her şeyi beğenir oldum. Bu arada XOXO albümünün tasarımı da çok hoş. Photobooku okul yıllığı şeklinde tasarlamışlar, şarkı sözleri ders notları gibi yazılmış, içinden çıkan üye kartı okul kimliği şeklinde falan... Aferin SM aferin, geçen seneki hatalarını bir bir telafi ediyorsun evladım :P Bakalım Henry'nin debutu ne olacak? MVsi bugün çıkıyordu sanki ama...

_____________________________________

 MBLAQ de comeback yaptı. Uzun zamandır beklediğim bir şeydi ama malum sebeplerden albümü dinlemeyi pek istemedim (EXO albümünü uzun zaman önce dinleyip bu yazıya başlayarak taslakta bırakmıştım). Hakkında yazar mıyım bilmiyorum, çünkü Henry'nin solosu da ilgimi çekiyor... Ve hepinizin bildiği üzere bende her şey hakkında yazacak dirayet yok~hahahahaha

not: Aslında bu yazıya Cuma başladım ama ülkede olanları hepiniz biliyorsunuz. Belki şimdi de yazmam bir kesime yanlış gelecek bir şeylere aldırmadan gülüp eğleniyormuşum gibi düşünecekler. Gene de birazcık da olsa kafasını dağıtmak isteyen bir kesim olduğunu düşünmekte (çünkü ben o haldeyim) ve onları kısacık bir süreliğine de olsa hissettikleri kötü ruh halinden kurtarabilme umudundayım. Olanları umursamadığımın düşünülmesini de istemediğimden (ki çok umursuyorum) aslında bloguma taşımaya hiç niyetim olmayan bu konuyu belirtme ihtiyacı hissettim. Aşağıda bu durumla ilgili yorum olmazsa sevinirim, anlayışınız için teşekkürler ^^